Pulmoner hipertansiyon pulmoner arter basıncının yükselmesi ile karakterize, sağ kalp yetersizliği ve ölümle sonuçlanabilen bir hastalıktır. Hastaların yaşadıkları semptomlar günlük yaşam aktivitelerini ve yaşam kalitesini önemli derecede kısıtlayabilmektedir. Son yıllarda artış gösteren tedavi seçenekleri hasta sonuçlarını olumlu yönde etkilemektedir. Sürekli intravenöz prostasiklinler ileri evre pulmoner arteriyel hipertansiyon (PAH) tedavisinde tercih edilen tedavi seçeneğidir ve uzun süreli klinik yarar sağlamakta, sağ kalımı iyileştirmektedir. Sürekli intravenöz prostasiklin tedavisi karmaşıktır. Tedavi sürecinin yönetilmesi kritik önem taşır, dozdaki ani artış ve kesintiler ölümcül olabilir. Bu nedenle hemşirelerin hastalara ve bakım verenlerine eğitim vermesi ve izlemesi gerekmektedir. PAH hastaları farklı bir hastalık nedeniyle PAH merkezi dışındaki birimler ve hastanelere yattıklarında bu birimlerde çalışan hemşireler prostasiklin tedavileri ile karşı karşıya kalabilmekte, tedaviyi yönetmede sıkıntı yaşayabilmektedirler. Bu makalenin amacı, sürekli intravenöz prostasiklin tedavisi (epoprostenol) alan hastaların yönetiminde çok önemli rolü olan hemşirelere tedavi sürecinde hastalara sağlayacakları bakım, izlem, eğitim ve danışmanlık hizmetlerine rehber olmaktır.
Anahtar Kelimeler: Epoprostenol, hemşire; pulmoner arteriyel hipertansiyon; sürekli intravenöz prostasiklin.Pulmonary hypertension is a disease characterized by elevated pulmonary artery pressure, resulting in right heart failure and death. The symptoms experienced by the patients can significantly effect their daily life activities and quality of life. Treatment options that have increased in recent years have positive effects on patient outcomes. Continuous intravenous prostacyclin is the treatment of choice for advanced pulmonary arterial hypertension (PAH) and provides long-term clinical benefit and improves survival. Continuous intravenous prostacyclin treatment is complex. Management of the treatment process is critical, the sudden increase in dose and interruptions can be fatal. For this reason, nurses should educate and monitor the patients and caregivers. When PAH patients are hospitalized due to a different disease at hospitals and outside PAH centers, nurses working in these units may face prostacyclin treatments and have difficulty in managing the treatment. The aim of this article is to guide to the nurses who have a very important role in the management of patients receiving continuous intravenous prostacyclin treatment (epoprostenol) to provide care, follow-up, training and counseling services to the patients during the treatment process.
Keywords: Continuous intravenous prostacyclin, epoprostenol; nurse; pulmonary arterial hypertension.Copyright © 2024 Kardiyovasküler Hemşirelik Dergisi