ARAŞTIRMA | |
1. | Menopozdaki Kadınların Kardiyovasküler Hastalık Riskine Yönelik Farkındalık Düzeyleri Awareness Levels of Cardiovascular Diseases Risk of Menopausal Women Elif Keten Edis, Sümeyye Baldoi: 10.5543/khd.2023.24085 Sayfalar 109 - 116 Amaç: Bu çalışma, menopoz dönemindeki kadınların kardiyovasküler hastalık (KVH) riskine yönelik farkındalık düzeylerini belirlemek amacıyla yürütüldü. Yöntem: Araştırma tanımlayıcı tiptedir. Çalışmaya menopoz dönemindeki 253 kadın katıldı. Araştırma verileri tanımlayıcı bilgi formu ve Kardiyovasküler Hastalık Risk Farkındalığı Değerlendirme Ölçeği kullanılarak toplandı. Veriler SPSS programında analiz edildi. Bulgular: Kadınların yaş ortalaması 55,79 ± 7,84 yıl idi. Katılımcıların %50,2’si ilkokul mezunuydu ve %87’si evliydi. Kadınların %75,9’u çalışmıyordu ve %54,5’inin geliri giderine eşitti. Katılımcıların %51’inin aile öyküsünde KVH vardı, %15,8’i sigara kullanıyordu, %65,2’si düzenli egzersiz yapmıyordu ve %54,5’i düzenli sağlık kontrolü yaptırmıyordu. Kadınların %59,7’sinin kronik bir hastalığı vardı ve %54,9’u düzenli ilaç kullanıyordu. Kadınların beden kitle indeksi (BKİ) ortalaması 29,84 ± 5,06 (21-46) kg/m2 olup %41,1’inin BKİ değeri 25-29,9 kg/m2 arasındaydı. Kadınların algılanan kalp krizi riski/inme riski puan ortalaması 17,86 ± 3,39, sağlıklı beslenme niyetleri puan ortalaması 12,87 ± 2,67, algılanan faydalar ve değişime yönelik niyetler puan ortalaması 5,56 ± 1,52 olarak bulundu. KVH risk farkındalığının BKİ, eğitim, çalışma durumu, gelir düzeyi, medeni durum, düzenli egzersiz yapma, düzenli sağlık kontrolü yaptırma, KVH’den korunmaya yönelik bilgi alma ve son bir yıl içinde lipit düzeyini ölçtürme durumuna göre farklılık gösterdiği tespit edildi (P < 0,05). Sonuç: Kadınlarda KVH risk farkındalığının orta düzeyde olduğu belirlendi. Menopoz dönemindeki kadınların KVH risk farkındalıklarını artırmaya yönelik programlar planlanmalıdır. Ayrıca kadınlarda diyabet, sigara kullanımı ve obezite gibi KVH riskine katkıda bulunan faktörler taranmalıdır. |
2. | Akut Koroner Sendromlu Bireylerde Cinsiyetler Arasında Semptom, Tedavi ve Davranış Farklılıkları: Kesitsel Bir Çalışma Differences in Symptoms, Treatment, and Behavior Between Genders in Individuals with Acute Coronary Syndrome: A Cross-Sectional Study Özlem Ceyhan, Songül Karadağ, Pınar Tekinsoy Kartın, Ali Doğan, Züleyha Kılıçdoi: 10.5543/khd.2023.85547 Sayfalar 117 - 123 Amaç: Kardiyovasküler hastalıklar arasında akut koroner sendrom ölümlere neden olan hastalıkları kapsayan önemli bir sorundur. Bu çalışma akut koroner sendrom ile başvuran bireylerde cinsiyete yönelik semptom,tedavi ve davranış farklılıklarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırma karşılaştırmalı, kesitsel bir çalışma olarak yapılmıştır. Araştırma bir şehirde bulunan bölge hastanesi niteliğinde olan bir üniversite hastanesinin kardiyoloji yoğun bakım ünitesine akut koroner sendrom tanısı ile yatırılmış, şuuru açık/ oryante olan ve çalışmaya gönüllü olan 366 hasta ile 18 ayda tamamlandı. Veriler hastaların yoğun bakıma yatışlarından 24 saat sonrasında durumları stabil olduğunda hazırlanan anket soruları ile toplandı. Veri analizinde verilerin normal dağılıma uygunluğu Shapiro-Wilk testi uygulanarak incelenmiş ve sayı, yüzde, ki kare ve parametrik olmayan testler kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmada kadınların daha fazla komorbiditelerinin olduğu, asemptomatik belirti gösterdikleri ve Non STMI tanısı ile hastaneye kabul edildikleri, erkeklerde tedavi yöntemi olarak daha çok perkutan girişim ve anjio yapıldığı belirlenmiştir. Kadınların hastaneye geliş tanıları ve bazı semptomlarının erkeklerden farklı olduğu ve bu farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu saptanmıştır. Ayrıca her iki cinsiyette de vital bulguların benzer değişiklik gösterdiği, hastaneye başvurma süresi (30 dak.), başvurmada kendi araçları ile ulaşım ve semptomlara yönelik kimseye danışmadıkları gibi davranışlarının benzer olduğu ve istatistiksel anlamlılık olmadığı saptanmıştır. Sonuç: Bu araştırmaya göre sağlık profesyonellerinin akut koroner sendrom açısından cinsiyetlere özgü farklılıklara duyarlı olması, tedavi ve bakımda bunları göz önüne alarak yaklaşım sağlaması önerilebilir. |
3. | Kardiyovasküler Cerrahi Yoğun Bakım Hemşirelerinin ECMO Uygulanan Hastaların Bakımı ile İlgili Algılarını ve Deneyimlerini Keşfetmek: Niteliksel Bir Çalışma Exploring Cardiovascular Surgery Intensive Care Nurses’ Perceptions and Experiences with ECMO Patients Care: A Qualitative Study Hafize Savaş, Sevil Güler, Sinan Sabit Kocabeyoğludoi: 10.5543/khd.2023.24865 Sayfalar 124 - 133 Amaç: Bu çalışmada, kardiyovasküler cerrahi yoğun bakım hemşirelerinin ekstrakorporeal membran oksijenasyonu (ECMO) uygulanan hastaların bakımı ile ilgili algılarının ve deneyimlerinin değerlendirilmesi amaçlandı. Yöntem: Bu çalışmada, niteliksel araştırmalardan fenomenolojik yöntem kullanıldı. Çalışma, Temmuz-Eylül 2022 tarihlerinde Türkiye’de bir kalp damar hastanesinin iki cerrahi yoğun bakım ünitesinde gerçekleştirildi. Verilerin toplanmasında yarı yapılandırılmış derinlemesine bireysel görüşme tekniği kullanıldı. Görüşmelerin dökümü yapılarak içerik analizi yapıldı. Bulgular: Çalışmaya kalp damar cerrahisi ve kalp akciğer transplantasyonu yoğun bakım ünitelerinden 14 hemşire ile iki sorumlu hemşire olmak üzere toplam 16 hemşire katıldı. Hemşirelerin %75’i kadın, %25’i erkekti ve yaş ortalamaları 28 yıldı. Yoğun bakımda çalışma süresi ortalama 5,75 yıl, ECMO deneyimleri ise 4,5 yıl olarak tespit edildi. Hemşirelerin, ECMO uygulanan hasta bakımı konusunda yeterliliklerinin ortalama yedi puan olduğu ancak ECMO eğitimi konusunda güncel bilgilerinin yetersiz olduğu belirlendi. İçerik analizi sonucunda; beş tema (metafor olarak ECMO, ECMO algısı, ECMO’da hemşirelik, zorluklar, gereksinimler) ve dokuz alt tema ortaya çıktı. Sonuç: Bulgularımız, kardiyovasküler cerrahi yoğun bakım ünitelerinde çalışan hemşirelerin ECMO uygulanan hastaya bakım konusunda oldukça deneyimli olduğunu, ECMO’lu hastaların hemşirelerin iş yükünü artırdığını, bakımda multidisipliner ekip çalışması gerektirdiğini, hemşire-hasta oranının 1: 1 olmasını ve programlı bir ECMO eğitiminin gereksinimini ortaya koymuştur. |
4. | Alt Ekstremitede Periferik Arter Hastalığı Tanılı Bireylerin Hastalıkla İlgili Bilgi ve Davranışları Information and Behaviours Related to the Disease of Individuals with Diagnosis of Peripheral Artery Disease in the Lower Extremity Nurdan Gezer, Dilara Şahan, Yakup Akyüzdoi: 10.5543/khd.2023.26214 Sayfalar 134 - 143 Amaç: Bu çalışmanın amacı, alt ekstremitede periferik arter hastalığı (PAH) tanılı bireylerin hastalıkla ilgili bilgi ve davranışlarını belirlemektir. Yöntem: Tanımlayıcı tipte yürütülen bu araştırma bir üniversite hastanesinde, 22 Kasım 2021-29 Temmuz 2022 tarihleri arasında, alt ekstremitede PAH tanısı alan 94 hasta ile gerçekleştirildi. Verilerin toplanmasında 52 soru içeren anket formu kullanıldı. Tanımlayıcı istatistikler ile veriler değerlendirildi. Bulgular: Hastaların %33’ünün beslenmeye hiç dikkat etmediği, %73,4’ünün düzenli yürüyüş/egzersiz yapmadığı, %45,2’sinin sigara kullandığı tespit edildi. Hastaların %93,6’sı PAH ile ilgili daha önce eğitim almadığını, %75,5’i ayaklara/bacaklara doğrudan sıcak uygulama yapmanın, %71,3’ü ayakları/bacakları kalp seviyesinden yukarı kaldırmanın hastalığı olumlu etkilediğini ifade etti. Hastaların %69,1’i pamuklu olmayan çorap kullanımının, %67’si ayaktaki nasırları törpülemenin hastalığı nasıl etkilediğini bilmediğini belirtti. Hastaların %53,2’si ayaklarını/bacaklarını her gün kontrol etse de %92,6’sının kontrol sırasında hiç ayna kullanmadığı, %80,9’unun nabız değerlendirmesini bilmediği belirlendi. Sonuç: Çalışmamızda hastaların büyük çoğunluğunun PAH ile ilgili eğitim almadığı, hastalığa ilişkin bilgi düzeylerinin yeterli olmadığı, yanlış uygulamalarda bulunduğu ve istendik davranışlara yönelik farkındalıklarının düşük olduğu sonucuna ulaşıldı. |
DERLEME | |
5. | Kardiyoloji Hemşireliğinde Güncel Teknolojik Yaklaşımlar Current Technological Approaches in Cardiovascular Nursing Gökşen Polat Topçuoğlu, Yasemin Tokemdoi: 10.5543/khd.2023.36459 Sayfalar 144 - 148 Teknoloji hayatımızın vazgeçilmez parçalarından biridir. Her alana hizmet veren/verebilen teknoloji sağlık alanında da oldukça kullanılmaktadır. Sağlık sektöründeki teknolojik gelişmeler en sık mortalite veya morbidite ile sonuçlanması sebebiyle kronik hastalıklar üzerine yapılmaktadır. Kronik hastalıklara yönelik olarak geliştirilen telesağlık uygulamaları uzun yıllardır kullanılan yöntemlerden biridir. Mobil cihazların yaygınlaşması ile mobil sağlık kavramı da bu yöntemler arasında yerini almıştır. Tüm bu gelişimler kronik hastalıkların başında gelen ve hızlı müdahale edilmediğinde en çok mortalite ile sonuçlanan kalp ve damar hastalıklarında kullanılmıştır. Bu yazıda, kardiyoloji hemşireliğinde kullanılan teknolojik yaklaşımların incelenmesi amaçlanmıştır. Derlemede incelenen çalışmalar sonucunda kardiyolojik rahatsızlığı bulunan bireylere bakım verirken teknolojiden yararlanılmasının öz bakımı destekleyerek yaşam kalitesini artırdığı sonucuna varılmıştır. Gelecekte kronik hastalıklardaki teknolojik gelişimlerin daha da artarak kullanılacağı düşünülmektedir. |
DIĞER | |
6. | 14. Hakem Dizini 14th Reviewer Index Sayfa 149 Makale Özeti | |
Copyright © 2025 Kardiyovasküler Hemşirelik Dergisi