| EDITÖRDEN | |
| 1. | Editörden Editorial Nuray EnçSayfa 1 Makale Özeti | |
| DERLEME | |
| 2. | Uyku Sorunları Hipertansiyona Neden Olur mu? Does Hypertension Cause Sleep Problems? Derya Özcanlı Atik, Zeynep Erdoğan Zeydan, Arife Albayrak Çoşardoi: 10.5543/khd.2012.001 Sayfalar 2 - 8 Uyku, patofizyolojik, fiziksel, psikolojik ve çevresel faktörlerden etkilenen kompleks, fizyolojik temel bir yaşam gereksinimidir. Uykunun yararları iyi bilinmektedir ve artık uykunun sağlık ve bedensel fonksiyonun desteklenmesi için kesinlikle çok önemli olduğu kabul edilmiştir. Yapılan çalışmalarda, hipertansiyonun artan insidansı ile uyku süresi ve kalitesinin azalması arasında güçlü ilişkiler bulunmuştur. Uyku kalitesini artırmak için önlemlerin alınması, hipertansiyon sıklığının azalmasına katkıda bulunacaktır. |
| 3. | İntraaortik Balon Pompası ve Hemşirelik Bakımı Intraortic balloon pump and nursing care Havva Öz Alkandoi: 10.5543/khd.2012.002 Sayfalar 9 - 18 Yoğun bakım ünitelerinde intraaortik balon pompası uygulanan hastaların bakımı önemli bir konudur. Kalbin yetersiz kaldığı durumlarda mekanik destek hastanın sağlığının iyileştirilmesi için çok önemlidir. İntraaortik balon pompası miyokarda oksijen sunumunu arttırır, sol ventrikül iş yükünü azaltır ve kalp debisini arttırır. İntraaortik balon pompası akut sol kalp yetersizliği, kardiyojenik şok, valvuler hastalıklar, inatçı göğüs ağrıları, miyokart infarktüsü komplikasyonları ve bypass cerrahisinde uygulanabilir. İskemi, kanama, tromboemboli en yaygın görülen komplikasyonlardır. Hemşireler bu hastaların bakımında önemli role sahiptir. Bu derleme intraaortik balon pompasının fizyolojik etkilerini, endike/kontrendike olduğu durumları, pompadan ayırma sürecini, yaşanan sorunlar / komplikasyonlar ile hemşirelik girişimlerini açıklar. |
| 4. | Akut Koroner Sendromlarda Hemşirelik Bakımı Nursing Care for Acute Coronary Syndrome Zeynep Canlı Özer, Şeyma Demirdoi: 10.5543/khd.2012.003 Sayfalar 19 - 32 Akut koroner sendromlar, kararsız angina pektoris, ST yükselmesiz miyokart infarktüsü ve ST yükselmeli miyokart infarktüsünü içeren klinik sendrom olarak tanımlanır. Akut koroner sendromlar, bireylerin yaşam kalitesini, kişisel ilişkilerini, geleceğe olan bakışlarını etkileyebilmektedir. Bu nedenle, hastalığın kontrolünde, önlenmesinde ve bakımında yeterli bilgi ile donatılmış hemşirelere büyük sorumluluklar düşmektedir. Akut koroner sendromlar tanısıyla gelen bir hastada hemşirelik yaklaşımı, hastanın gereksinimlerini değerlendirmek ve bu gereksinimlerin önceliğini belirlemekle başlar. Hemşireler, NANDA hemşirelik tanıları doğrultusunda bakım planlarını oluşturur. Bu kapsamda, ele alınabilecek tanılar; akut ağrı, aktivite intoleransı, anksiyete ve depresyon, kalp debisinde azalma, aktivite intoleransı, uyku şeklinde bozulma, bilgi eksikliği/gerekli yaşam tarzı değişiklikleriyle baş edememe olmaktadır. Bu derleme, hemşirelere akut koroner sendromlar tanısı olan hasta bakımında yol göstereceği düşüncesiyle hazırlanmış, derlemede akut koroner sendromların patofizyolojisi, klinik görünümü, tanı ve tedavi yöntemleri, hemşirelik tanı ve girişimleri ele alınmıştır. |
| 5. | Kronik Kalp Yetersizliği Olan Hastaların Uyumu İçin Motivasyonel Görüşme Motivational Interview for Compliance in Patients with Chronic Heart Failure Hilal Uysal, Nuray Ençdoi: 10.5543/khd.2012.004 Sayfalar 33 - 38 Ülkemizde kalp yetersizliği önemli bir sağlık sorunudur. Kronik kalp yetersizliği nedeniyle hastaneye yatışların yaklaşık %80’inin en az 65 yaş üstü olduğu belirtilmektedir. Kronik kalp yetersizliği nedeniyle hastaneye yeniden yatışların en önemli nedenleri arasında, etkisiz hastalık yönetimi, ilaç, diyet ve egzersiz planına uyumsuzluk, yeterli bilgilendirilmemek bulunmaktadır. Bireylere eğitim ve danışmanlık sağlamada, tedaviye uyumu arttırmada, hasta eğitimi ve bakımı koordine etmede multidisipliner ekip içerisinde hemşirelerin önemli sorumlulukları vardır. Bu makalede, kronik kalp yetersizlikli bireylerin hastaneye yeniden yatışını etkileyen faktörler ile diyet, ilaç ve bireysel izlemlerine uyumlarının arttırılmasında etkili bir yöntem olduğu bilinen motivasyonel görüşme stratejilerinden bahsedilecektir. |
| 6. | Kardiyovasküler hastalıkların önlenmesi ve kontrolünde fiziksel aktivitenin önemi The importance of physical activity in the prevention and control of cardiovascular diseases Pınar Yeşil, Meral Altıokdoi: 10.5543/khd.2012.005 Sayfalar 39 - 48 Kronik hastalıklar içerisinde önemli bir yere sahip olan kardiyovasküler hastalıklar (KVH), tüm dünyada ve ülkemizde en önemli morbidite ve mortalite nedenidir. İleri yaş, obezite, sigara kullanımı, hipertansiyon, hiperkolesterolemi, diyabetes mellitus gibi risk faktörleri varlığında KVH gelişme riski daha da artmaktadır. Fiziksel inaktivitenin KVH riskini arttırdığı, fiziksel olarak aktif olmanın ise; kan basıncını, kolesterol düzeyini düşürme, kilo kontrolünü sağlama ve diyabetes mellitus’un kontrol altına alınmasını sağlama gibi etkileriyle KVH riskini önemli düzeyde azalttığı birçok literatürde vurgulanmaktadır. Bu derlemede KVH’ın önlenmesi ve kontrolünde fiziksel aktivitenin önemi tartışılmıştır. |
| 7. | Kardiyak Rehabilitasyon ve Hemşirenin Sorumlulukları Cardiac Rehabilitation and Nursing Responsibilities Hilal Uysaldoi: 10.5543/khd.2012.006 Sayfalar 49 - 59 Kardiyak rehabilitasyon, optimal sağlığı sağlamak ve sürdürmek için bilinen kardiyovasküler hastalığı olanlara destek olmak şeklinde tanımlanmaktadır. Kardiyak rehabilitasyon programları risk azaltılması için etkilidir. Kardiyovasküler risk azaltma, yaşam şekli değişiklikleri ile tıbbi ve psikososyal tedavilerin bütünlüğünü içermektedir. Kardiyovasküler hastalık tanısı olan bireylerin hastalık ve koruyucu uygulamaların önemi hakkında bilgilenmesi, taburcu olduktan sonra evdeki aktivitelerinin ve derecesinin planlanması, hastalığa ve tedaviye uyumu, hemşire ve diğer sağlık ekibi üyelerinin (hekim, diyetisyen, fizyoterapist vb.) desteği ile sağlanır. Rehabilitasyon hemşiresi, diğer ekip üyeleri ile iyi iletişim kurarak koordinasyonu sağlar ve birlikte bireyin fiziksel sınırlılıklarına rağmen mümkün olduğunca bağımsız fonksiyonlarını en üst düzeye çıkarmak için çalışır. Hemşire rehabilitasyon ekibinden ve diğer kaynaklardan bilgileri toplar. Daha sonra hasta için bakımı planlar, uygular ve değerlendirerek rehabilitasyonda bütünlük sağlar. Bu derlemede, kardiyak rehabilitasyonun tanımı, kardiyak rehabilitasyonda ekip çalışmasının önemi, hemşirenin rolleri, kardiyak rehabilitasyon fazları ve hasta/aile eğitimi hakkında bilgi verildi. |
| ARAŞTIRMA | |
| 8. | Hemşirelerin Acil Kalp Hastalıklarında Görülen, EKG Bulgularını Tanıyabilme ve Uygun Tedavi Yaklaşımlarını Değerlendirebilme Düzeylerinin Tespiti Determination of the Abilities of Nurses in Diagnosing the ECG Findings About Emergency Heart Diseases and Deciding the Appropriate Treatment Approaches Hatice Dilek Doğan, Mehmet Melekdoi: 10.5543/khd.2012.007 Sayfalar 60 - 69 AMAÇ: Araştırmamızda, tüm birimlerde çalışan hemşirelerin acil kalp hastalıklarında görülen elektrokardiyografi bulgularını tanıyabilme ve uygun hemşirelik yaklaşımları hakkındaki bilgi eksikliklerinin tespiti amaçlandı. YÖNTEMLER: Çalışmamıza, Ağustos-Eylül 2004 tarihleri arasında Afyonkarahisar il merkezinde dört hastanede görev yapan hemşireler katıldı. Evreni oluşturan hemşire sayısı 291’dir. Soruları eksik veya geçersiz dolduran hemşireler araştırmaya alınmadı ve araştırmamız 210 hemşire ile tamamlandı. Verilerin toplanmasında anket formu, değerlendirilmesinde SPSS paket programı, istatistik analizinde ki-kare testi uygulandı. BULGULAR: Araştırmamıza katılan hemşirelerin, %80’inin elektrokardiyografi çekiminde göğüs derivasyonlarının yerlerini yanlış tespit ettikleri ve %88,1’inin EKG çekimi, acil aritmiler ve acil girişimler konusunda hizmet içi eğitim almamış oldukları saptandı. Katılan grubun %54,3’nün miyokard infarktüsü, %33,3’ü atriyoventriküler tam blok, %40,5’i ventriküler taşikardi ve %38,1’in ventriküler fibrillasyon ritmini tanıyabildikleri ve %20,5’in defibrilasyon işlemini yapabilecekleri tespit edildi. Cihazı kullanma süresinin sorulara uygun yanıt verilmesinde etkisinin olmadığı ve eğitim düzeyinin farklılığa yol açmadığı tespit edildi. Göğüs derivasyonu yerlerini doğru tanımlayabilmede 2. ve 3. Basamak Sağlık Hizmetleri arasında fark görülmedi ve katılımcıların %60,5’i doğru elektrokardiyografi çekimini net bilmediğini, aritmiyi tanıyamadığını ve EKG’yi yorumlayamadığını belirtti SONUÇ: Acil elektrokardiyografi bulguları ve hemşirelik girişimleri hakkında bilgi düzeyini etkileyen en önemli faktörlerin; hizmet içi eğitim almış olma ve çalışılan birimler olduğu görüldü, eğitim düzeyinin fark oluşturmadığı belirlendi. Ülkemizde; tüm birimlerde görev alan hemşirelerin EKG konusunda bilgi ve becerilerinin geliştirilmesi gerektiği saptandı. |
| 9. | Türkiye’de Kardiyoloji Kliniklerinde Çalışan Hemşire ve Teknisyenlerin Profili Profile of Nurses and Technicians Working in the Cardiology Clinics in Turkey Nuray Enç, Hilal Uysal, Fisun Şenuzun, Zeynep Canlı Özer, Emine Guruşçu, Öznur Şentürkdoi: 10.5543/khd.2012.008 Sayfalar 70 - 83 AMAÇ: Çalışma, Türkiye’de kardiyoloji kliniklerinde çalışan hemşire ve teknisyenlerin profilinin belirlenmesi ile Türk Kardiyoloji Derneği kardiyovasküler hemşirelik ve teknisyenlik çalışma grubunun önümüzdeki yıllardaki stratejilerinin oluşturulabilmesi amacı ile planlandı ve uygulandı. YÖNTEMLER: Araştırma 2007-2009 tarihleri arasında Türkiye’de özel ve kamu hizmeti veren 26 hastanede çalışan 459 hemşire ve teknisyen ile yapıldı. Veriler “Kardiyoloji Kliniklerinde Çalışan Hemşire ve Teknisyenlerin Profili Anket Formu” kullanılarak toplandı. BULGULAR: Çalışmaya 431 hemşire ve 28 teknisyen olarak, toplam 459 kişi katıldı. Çalışmaya katılanların %54.2’nin kardiyoloji servislerinde, %23.8’inin koroner yoğun bakım ünitesinde çalıştığı tespit edildi. Çalışmaya katılan hemşire ve teknisyenlerin %58.6’sı kardiyoloji kliniğinde çalışmayı kendisinin tercih ettiğini, %13.1’i kardiyolojide çalışmayı sevdiğini, %5.2’si yoğun bakımda çalışırken daha verimli olduğunu belirtti. Hemşire ve teknisyenlerin %41.4’ü mesleki sertifika programlarına, %31.6’sı mesleki kongre/sempozyumlara katıldığını belirtti. Çalışmaya katılan hemşire ve teknisyenlerin %21.8’i temel ve ileri elektrokardiyografi, ritim bozuklukları hakkında bilgi, %13.0’ı temel ve ileri kardiyak yaşam desteği eğitimi, gibi konularda eğitim programları, kurs vb. etkinliklerin sürdürülmesini istediklerini belirttiler. SONUÇ: Çalışmaya katılan hemşire ve teknisyenlerin büyük çoğunluğunun haftalık toplam çalışma saatinin 45 saatten fazla ve ekstra nöbet tuttuğu tespit edildi. Katılımcıların oryantasyon ve hizmet içi eğitim alma durumlarının istendik düzeyde olmadığı, büyük çoğunluğunun ise TKD kardiyovasküler hemşirelik ve teknisyenlik çalışma grubunun eğitim programlarına katılmadığı saptandı. |
Copyright © 2025 Kardiyovasküler Hemşirelik Dergisi
